Bir Haziran sabahı varmıştım İskilip’e. Kaya mezarlarına gitmeden önce bir kıraathanede sabah çayımı yudumlayıp çarşıya girdim. Erkeklerin kadınlara, kadınların herkese mesafeli olduğu İskilip’te eski çarşı dükkanlarında yavaş yavaş kaybolan zanaatları gözlemek ve bilgi almak ise oldukça kolay olmuştu.
📍
İskilip el sanatları yönünden hayli zengin. Deri işlerinden ayakkabıcılık, semercilik; metal işlerinden bakırcılık, kalaycılık; dokuma işlerinden sepetçilik, hallaçlık; ağaç işlerinden ev eşyaları veeeee oyuncakçılık…
📍
Oyuncak yapımında yöredeki ceviz ve çam ağaçlarının kullanılıyor. Renklendirmede de yörede Arsena sakızı olarak bilinen çam reçinesi. En gözde oyuncak ise fotoğrafta gördüğünüz “Tokmaklı Kağnı”. Yaklaşık yüz yıllık bir geçmişi var. Ben el tezgahlarında yapıldığını görmüştüm ama artık tornada yapılıyormuş. İskilip Kağnısı, Tokmaklı Kağnı, Tokmaklı Araba gibi değişik adları var.
📍
İki farklı boyda yapılan kağnıların dört tekerleği ve dört tokmağı var. Ana parçası “ayak”, tekerlerinin takıldığı yer “mazı”, tokmakların geçirildiği yuva ise “kaşağu” olarak adlandırılır. Tokmaklı kağnının özelliği, tekerlekler döndükçe tokmakların ayağa çarparak ses çıkarması… Çok güzel değil mi?
Kommentare