Geçenlerde Onar Köyü’nü yazmıştım. Hemen arkasından Onar’lı bir güzel insan evlendi, yanında olamadım ama içime hasret doldu. Hasret ne güzel kelime değil mi, başka hiçbir dilde tam karşılığı yok. Tıpkı gurbet, gönül ya da sevda gibi…
📍
Ben bir süredir Onar Köyü’ne hasretim. Roma dönemi kaya mezarlarına, Anadolu’nun en eski Cemevi’ne, içindeki Kara Direk’e, hep kollarını açıp karşılayan güleryüzlü insanlarına, artık kıymetlim olan ailelere… Onlara kavuşurum da size söz ettiğim Hakk’a yürüyen değerli hocama artık hep hasret kalacağım.
📍
Teselli nerede biliyor musunuz? Yol üzerindeki Kulluk adı verilen üst üste konmuş o taş kulelerde. Dünyanın pek çok yerinde karşımıza çıkan bu kuleler, yassı taşlar üst üste konularak oluşturulurlar ve o yoldan geçen insanlara doğru yolda olduklarını gösterirler. Ayrıca yalnız olmadıklarını… Ne kadar önemli değil mi yalnız olmadığını bilmek?
📍
Bu taşlar birbirlerinden destek alarak ayakta ve dengede durur. Her taş tek tek bu dengenin öğesidir. Birbirlerine yaslanarak durmaları doğadaki her varlığın hayatta kalabilmek için bir desteğe ihtiyacı olduğunu hatırlatır.
📍
Elazığ’ın Nimri Köyü’nde başlatılan bir projeyle Kulluk envanteri çıkarılıyor. Bu önemli projeye emeği geçenlerin araştırmalarına göre Tebriz baskılı Arın Türkçe Etimolojik Sözlük’te kelime “Qulluk” olarak geçiyor. Qulluk sözcüğüne anlam olarak ise ; “Tapı, tapınak, dilek, ibadet, hizmet, vazife, ağırlama, huzur” açıklamaları verilmiş. Türkçede “kul” Tanrıya göre insandır.
📍
Geçmişimiz bizi geleceğimize bağlar. Hayatta her şeyin bir nedeni vardır, biz o an bilmesek de. Biz bu koskoca evrende bir toz zerreciğiyiz. Çünkü o taşlar hep kalır, bizse yok oluruz günün birinde.
📍
Bence adlarının Kulluk olması çok anlamlıdır. İnsana dairdir, insan içindir.
Kommentare