Osmanlı vatandaşı bir İstanbul Ermenisi olan Kalust Sarkis Gülbenkyan, 1869 yılında bugün doğdu. 1930’lu yıllardan itibaren hayatının sonuna kadar ilgisini sanat koleksiyonculuğu üzerinde yoğunlaştıran Gülbenkyan 1942’de II. Dünya Savaşı‘nın ortasında tarafsız Portekiz‘e yerleşmiş ve 6000 parçalık paha biçilmez koleksiyonunun tamamını tek bir çatı altında toplamak için çalışmalara başlamış. Lizbon merkezli Kalust Gülbenkyan Vakfı‘nı kurduysa da müze hayali 1955’deki ölümünden sonra gerçekleşmiş.
📍
Müzenin bulunduğu vakıf alanı büyük bir botanik parkı olarak tasarlanmış olup özel bitki türleri ve egzotik kuşları barındırır. Basit ve zarif formlu iki binadan biri koleksiyonu diğeri modern eserleri barındırır. @fcgulbenkian Koleksiyonu, Mısır, Greko-Romen, Mezopotamya, Doğu İslam, Ermeni, ve Uzak Doğu sanatları, resim, heykel, süsleme ve kitap sanatları ve Rene Lalique tasarımı mücevherlerin bulunduğu bölümler olarak gruplandırılmıştır.
📍
Eklektik ama seçici olarak nitelendirdiği koleksiyonu Gulbenkian’ın hayat tarzını, kimliğini ve karakterini yansıtır. Koleksiyon birbirinden bağımsız eserler olarak görünse de aslında ortak paydada birleşirler. Koleksiyonda belirgin üç kategori vardır; aile kökenini yansıtan Ermeni dini objeleri, doğduğu, büyüdüğü topraklar olan Anadolu Osmanlı İslam objeleri ve eğitimi için gittiği ve hayatının sonuna kadar yaşamış olduğu Avrupa toplumunun eserleri.
📍
Gülbenkyan Müzesi, çoğu bu toprakların eserlerinden oluşan koleksiyon ile dünyanın en önemli müzeleri arasında olup toprağına hasret biri tarafından kurulmuştur.
📍
Hayat normale döndüğünde gitmek isterseniz ya da şimdiden web sayfasını incelemek isterseniz...
