Bugün bir başka kıymetlimden söz edeceğim. Antoni Gaudi (1852-1926) kendi döneminin sanatını derinden etkileyen ve kalıpların çok ötesinde bir hayal gücü, üretkenlik ve malzeme bilgisine sahip bir mimar/sanatçıydı.
📌
Tıpkı Art Nouveau’nun Avrupa resim ve mimari örneklerinde olduğu gibi Gaudi de, organik formlardan esinlenen detayları müthiş bir akışkanlıkla çoğaltarak eserlerini yarattı. Ancak Gaudi’nin eserlerinde doğa sadece dekoratif değil, belirleyici unsurdu. Gaudi, doğayı gözlemlemekle kalmamış, ondan ilham alarak ona yeni şekiller vermiştir.
📌
Kendine has tarzıyla hiçbir sınıfa dahil edilemeyen Gaudi'nin eserlerinde bitkilerin dallarından, yapraklarından ve hayvanların iskeletlerinden ne kadar etkilendiğini görebilirsiniz.
📌
La Sagrada Familia Katedrali’nin taşıyıcı kolonları, ağaçların gövdelerinden ve dallarından esinlenmiştir. La Sagrada Familia, Gotik esintiler taşıyan bir ormandır, tavanı ise yıldızlı bir gece gibidir (1. Görsel) Casa Batllo’daki bacalarda servi ağacı kozalağından (2. Görsel), Park Güell’in ferforje kapı süslemelerinde palmiyelerden (3. Görsel), Casa Milà’da (La Pedrera) karlı bir dağdan esinlenmiştir (4. Görsel); bal peteklerinin, deniz kabuklarının, dalgaların, hayvanların, asma yaprağının, kemik ve iskeletlerin doku, şekil ve renklerinden ilham alıp tüm bunlara yepyeni bir soluk getirmiş, yeni bir mimari dil geliştirmiştir. Aslında Gaudi bir akımın üyesi veya kurucusu değil, sadece Gaudi’dir.
📌
Doğum günün kutlu olsun Gaudi. 🎂
Comments